Bazı kitapları yorumlamaya ihtiyaç yoktur. Çünkü onlar vurgulamak istedikleri noktaları gayet net bir şekilde anlatırlar. İşte Yavaşla tam da özetlenemeyecek kitaplardan. Bu yüzden kitaptan alıntıları size sunuyorum. Hayatınıza farklı bir pencereden bakmanız için okumanız dileğiyle!
Bu hayattan bir defa geçeceksin!
Arabalar erkeklerin cinsel şehvet nesneleridir.
Yollar hayal kırıklığına uğramış egoların geçit resmi
yaptığı mekanlar halini alır. …. Onun(arabanın) sahip olduğu
bir dizi özelliği kendi içine almış olur.
Araba
sürmek, merkezi bir sosyal ritüele katılmaktır.
Hız yapmak bugünün dünyasında en yaygın sivil itaatsizlik
tarzı.
McDünya`da
her şey aynıdır.
Araba
sevdası, modern insanın bencilliğinin şahikası.
Usul,
asildir.
Şirket
köleliği.... Gördüğümüz düşler bile aynı olmaya başlar. Bir yazar buma
`narsistik kafes` diyor
İş yerinde
herkes anonim
Hız
uyuşturuyor. Artık her yerde ve hiçbir yerdeyiz. Orada ama buradayız.
Döngüsel
zamana inanan kültürlerde, gelecek endişesi veya baskısı yok.
Tükenmişliğin
son demlerinde insanlar, kendi mutsuzluklarından kaçmak için daha da
hızlanıyorlar.
``Her
şey çok hızlı gerçekleştiğinde kimse hiçbir şeyden emin olamaz, kendisinden
bile.``
Her
an kırk bin yılın meyvesidir
Istırabını
bir anlam üzere yaşayanların hayatında trajediden zaferler tomurcuklanır.
Istırapta
bir anlam bulabilen insanlar onu daha kolay yaşarlar.
Istırap
insanı için zafer, seferin ta kendisidir.
Antisosyal
kişiliklerin uç ideolojilerde, buhran dönemlerinde, savaşta veya devrimlerde
bir kahraman mertebesine yükseldiğini görebiliriz.
Hitlerin
... ulusun baba özlemini karşıladığı söylenir.
Artık
kendi hikayelerimiz emzirmiyor bizi, Hollywood hayal endüstrisi beyin
hücrelerimizi işgal ediyor.
Sevilme açlığının açtığı yaralar narindir.
İnsan bir başkasını en çok yaralarından tanır. Kendi
yaralarından.
Hayat bazen bir şifa verme çabasıdır. Ötekine, kendimize ve
bütün varlığa.
Mağlupların
bir bilgeliği vardır. Dünyanın mağlupları, dünyayı yerleşmeye değer bir yer
olarak görmeyenlerdir.
`Olumlu
yanılsamalar` melankoli ülkesinde işlemez.
Mesleğimizin
pirleri endişenin tümünün önünde sonunda ayrılık endişesinden kaynaklandığını
söylemişlerdi.
İnsan
hikayeler anlamak isteyen bir varlık.
Düşünürün söylediği gibi,`dil varlığın evidir`.
``Almak zorunda değilsin``in baştan çıkarıcılığı ne fenadır!
Alışveriş merkezi, arzu ile mal arasındaki boşluğu ortadan
kaldırıyor.
Seçme
şansının çoğalmasıyla mutluluğumuzun azalmasına işaret ediyor yazar.
Bilge
romancı Soljenitsin, ``ele geçirerek değil, ele geçirmeyi reddederek``
insanlığa ulaşabileceğimizi söylüyordu.
Bilmek,
bize dostluğun cennet kokusunu vaat eder.
Benliklerimiz
sohbet olmaksızın bitmemiş, tamamlanmamıştır. Sohbet ederek sadece
karşınızdakini değil kendimizi de anlarız. Sohbet bize kendimiz olma imkanı
veriri. ``Tek bir ses hiçbir şeri çözmez, hiçbir sonuca ulaşmaz``, ``hayat ve
varlık için asgari olan iki sestir.``
Yaşlanmak
başlanmaktır.
Hayat
bir tamamlanma arzusudur.
Oğulların
öyküsü babaların öyküsünün tam kalbinden geçer.
Erkek
çocuk için hayat, baba ve annenin çocukluğa attıkları ilmiklerin çözüldüğü bir
serüvendir.
Geçen
yüzyılın başında, ülkenin kimi bölgelerinde Rus babalar çocuklarıyla `ruh
konuşmaları` yaparlarmış. Saatler süren bu konuşma çocuğu olgunlaştıran, yetişkinliğe
hazırlayan, ona birey olarak değer veren bir anlayışı işaret ediyor.
Erişkinler
ergen gibi davranıyor ve ergenler büyümeyi reddediyor.
İmgenin
saltanatı. Sözün düşüşü.
İnsanın
kendi özseverliğini dönüştürme biçimlerinin başında iş gelir. İşlerimiz
sayesinde kendimizi önemli hissederiz. Kendimize daha fazla önem verme ihtiyacı
duyduğumuzda, işlerimizi abartırız.
Nette
dolaştıkça sınıflanıyoruz, kategorize ediliyoruz, profilimiz çıkarılıyor ve her
tıkımız izleniyor. ... Sadece biz ekrana bakmıyoruz, ekran da bize bakıyor.
Artık
topraklar değil, imgelem fethediliyor.
Çaresiz
ve incinmiş insanlar, `milli gurur`u kurgusal olsa da onaran, bir film veya
kitap süresince kendilerini iyi hissettiren ürünleri, duygusal boşalma aracı
olarak kullanıyorlar.
Ibn
Haldun- Mağluplar galipleri taklit eder.
Kitap: Yavaşla!
Yazar: Kemal
Sayar
Yayınevi: Timaş Yayınları
Sayfa
Sayısı: 224
Türü: Psikoloji-Psikolojik
Danışma
Ne
zaman okudum: Herkesin yavaşlaması ama benim kitap okuma
konusunda
hızlanmam gerektiğimi düşündüğüm sırada
Neden
bu kitabı seçtim : İsmi cazip geldi,
ayrıca kitabın içindeki çizimlerin konulara
eşlik etmesini orijinal buldum.
Puanım 7 (kitap
özlü sözler toplusu gibi olduğundan dolayı
puanı biraz düşük oldu)
Arka
kapak:
![]() İçinde bulunduğumuz çağ, "şimdi"yi yaşamamıza fırsat vermiyor, her şey gelecek için yapılıyor. Aynı anda oHayatın ritimlerini pazarın ritimlerine ayarlayan, ancak paraya tahvil edilebilen değerlere önem atfeden yeni bir benlik, küresel rüzgârla birlikte dünyaya yayılıyor. "Her şey çok hızlı gerçekleştiğinde kimse hiçbir şeyden emin olamaz, kendisinden bile" diye yazmıştı Kundera, Yavaşlık adlı romanında. Gerçekten de hız bizi uyuşturuyor. Artık her yerde ve hiçbir yerdeyiz. Aslında bütün varlığımızla hiçbir yerde değiliz, parça parça orada ve buradayız. Hızlandıkça zaman kazanmıyor, sadece parçalanıyoruz. Kendimizi bulmak için hayatın kendi ritmine geri dönmeye ihtiyacımız var. İşte bu yüzden, kendi kendimize "Yavaşla!" diyoruz. Çünkü yavaş güzeldir.. Doç. Dr. Kemal Sayar ile bizleri hızın ve değerlerini yitirmiş bir hayatın tutsağı olmaktan kurtulmaya davet ediyor. YAVAŞLA, modern çağın getirdiği hız eksenli hayatın, mahremiyetin yitirilişinin, aile ilişkilerindeki çözülmenin, teknoloji odaklı yaşamlarda görülen iletişim kaybının güncel bir eleştirisi. "Modern Mutsuzluk", "Modern Zamanlarda Aile", "Benliğin ve Toplumun Krizi" ve "Yavaş Güzeldir" adlı bölümlerden oluşan kitap bir modern zaman eleştirisi olmanın yanı sıra, eleştirdiği olgulara çözüm önerileri getiren, kaybedilen manevi zenginliği yeniden bulmaya davet eden bir çalışma. Hız eksenli bir hayata eklemlenmek durumunda kalan ve bu kısır döngüden rahatsız olanlar YAVAŞLAYIN! Bu dünyadan bir kere geçeceksiniz! Not: Yazarın Her Şeyin Bir Anlamı var kitabını okumayı planlıyordum ki, bir de ne görsem?! Kemal Sayar`ın birbirinden güzel kitapları varmış. Okunacaklar listem epey kabardı :) |
1 yorum :
ben de beğenerek okumuştum bu kitabı, aynen dediğiniz gibi, bazı kitaplara yorum yapmaya gerek yok, ve bu da onlardan bir tanesi...vermek istediği mesajları sıkmadan ve anlaşılır bir dille veriyor.
Yorum Gönder